Ben de küçüklüğümde sık sık tekerleme söylerdim. Annem ya da babam yanımda olsun, onlara öyle güzel döndürmeler yaptırırdım ki, bazen kıkırdamaktan duramazlardı. Bu yüzden tekerlemeler benim için her zaman keyifli ve eğlenceli bir hatıra olmuştur. İşte size üç tane sevdiğim tekerleme: “Bir berber bir berbere Brezilya’da brezilya fırçası fırlatmak istedi. Berber ‘Brezilya’da brezilya olmadığına göre brezilya fırçası ne işe yarar?’ diye sordu.” Bu tekerleme benim çocukluğumda en sevdiğim tekerlemelerden biriydi. Her seferinde annem ya da babamla birlikte bu döngüyü söylerdik. “Minicik bir fidanım Ciğerparem benöydüm Ben geldiğim yolu Boşverip dönemem” şeklinde bir başka sevdiğim tekerleme. Bu tekerlemeyi söylediğimde hep gülüşmeler olurdu. Üçüncü tekerleme ise “İki camlı pencere İki sinekli tencere İki gözlü kara kedi İki kuyulu kara kedi” şeklindeydi. Bu tekerlemeyi söylerken hep heyecanlanır ve hızlıca bitirmeye çalışırdım. Tekerlemeler çocukluğumuzun vazgeçilmez eğlencelerinden biri değ mi? O zaman siz de sevdiğiniz bir tekerlemeyi hatırlayın ve birlikte seslendirin. Ailece keyifli ve eğlenceli zamanlar geçirmek için en güzel yoldur çünkü tekerlemeler. Bu nostaljik anılarımızı hatırlayarak hem güzel zaman geçiririz. Unutmayın, “Tekerlemelerle dolu geçsin günleriniz, kahkahalarınız hiç eksik olmasın.”
“Bir tarla fare var,’
Bir tarla fare, tarlada gezinirken kafasını daldırarak yeraltındaki deliğe girdi. O deliğin içinde küçük bir mağara buldu ve orada yaşamaya başladı.
Farenin mağarada küçük bir yuvası vardı ve orada kendi gıdasını buluyordu. Günler geçtikçe, fare mağarayı ve çevresini kehribarlarla süslemeye başladı.
Bir gün tarla fare, mağaradan çıktığında tarlanın yüksek yerlerinden uzaklaşmaya başladı. Yolculuğunun sonunda büyük bir ormanın kenarına ulaştı ve orada yepyeni maceralara yelken açtı.
Saçını tarazmazlar.”
Bazı insanlar saçlarını tarazmazlar çünkü doğal saç yapılarına güvenmektedirler. Saçlarını tarazmamak onlar için doğal bir durumdur ve taranmamış saçlarını daha rahat ve özgür hissettiklerini düşünürler. Saçını tarazmamayı tercih edenler genellikle daha doğal ve salaş bir görünümü benimserler.
Saçını tarazmamak bazen saç tipine ve yapısal özelliklerine bağlı olabilir. Örneğin, kıvırcık saçlı kişiler saçlarını taramaktan kaçınabilir çünkü tarama işlemi saçlarının düz olmasına neden olabilir ve doğal dalgalarını bozabilir. Bu nedenle, kıvırcık saçlı kişiler genellikle saçlarını parmaklarıyla ya da geniş dişli taraklarla nazikçe düzeltmeyi tercih ederler.
- Bazı insanlar saçlarını taramazlar çünkü taranmış saçların düzgün olmak zorunda olduğunu düşünürler.
- Saçını tarazmamak bir tercih olabileceği gibi, saç sağlığı için de önemli olabilir. Sürekli tarama saç tellerine zarar verebilir ve saç kırılmasına yol açabilir.
- Doğal saç bakımı trendiyle birlikte saçını tarazmamak da popülerlik kazanmaya başlamıştır. Saçını tarazmamayı tercih eden ünlülerin sayısı da giderek artmaktadır.
“İstanbul’un ortasında,”
İstanbul, Türkiye’nin en büyük şehri olup muhteşem tarihi ve kültürel mirasıyla dikkat çekmektedir. Birçoğunun bilmediği bir gerçek ise, İstanbul’un işlek caddelerinden birinin ortasında yer alan küçük bir parkın varlığıdır. Bu park, şehrin gürültülü ve kalabalık atmosferinden uzaklaşmak isteyenler için mükemmel bir kaçış noktasıdır.
Parkın ortasında yemyeşil bir çayır bulunmaktadır ve etrafını çeşitli ağaçlar çevrelemektedir. Burada kuş sesleri eşliğinde kitap okuyabilir, piknik yapabilir veya sadece doğanın tadını çıkarabilirsiniz. İstanbul’un merkezinde böyle bir doğal güzellik bulunması oldukça nadirdir ve şehrin stresinden uzaklaşmak isteyenler için harika bir fırsattır.
- Burası şehrin gürültüsünden uzaklaşmak için mükemmel bir yerdir.
- Çevredeki ağaçlar ve çiçekler doğanın güzelliklerini yansıtmaktadır.
- Kuş sesleri ve hafif rüzgarın esintisi insanı huzura davet etmektedir.
İstanbul’un karmaşık ve yoğun yaşamından biraz uzaklaşmak isteyen herkesi bu gizli parkı keşfetmeye davet ediyoruz. İstanbul’un ortasında şehrin stresinden ve kalabalığından uzaklaşabileceğiniz bu saklı cenneti keşfetmeye hazır mısınız?
Göçmen köyü kuruldu!
Göçmen köyü, şehrin dışında yeni bir yerleşim yeri olarak kuruldu. Bu köy, farklı kültürlerden gelen göçmenlerin bir araya gelerek yeni bir hayat kurmalarına olanak sağlayacak.
Köyün temel amacı, göçmenlere barınma, iş imkanı ve topluluk desteği sağlamak. Köyde çeşitli atölyeler ve eğitim programları düzenlenerek göçmenler yeni beceriler kazanabilecek ve kendilerini geliştirebilecek.
Ayrıca, köyde çeşitli kültürel etkinlikler ve festivaller düzenlenerek farklı kültürlerin bir araya gelmesi teşvik edilecek. Bu sayede göçmenler kendi kültürlerini koruyabilecek ve diğer kültürleri tanıyabilecekler.
- Göçmen köyü, şehir merkezine ulaşım kolaylığı sağlayan bir konumda inşa edildi.
- Köyde çocuklar için okul ve oyun alanları da bulunacak.
- Göçmenler için psikolojik destek ve danışmanlık hizmetleri de sunulacak.
Göçmen köyü, farklı kültürler arasında anlayış ve dayanışmayı artırmayı hedefleyen bir proje olarak dikkat çekiyor. Yerel halk da köye destek vererek göçmenlerle birlikte uyumlu bir toplum oluşturmayı amaçlıyor.
“Dağ başını dal uçurur,”
Bu atasözü, dağların yüksekliklerine ve çevresindeki doğaya olan gücüne atıfta bulunarak, doğanın insanı etkileyebilecek gücünü vurgular. Dağlar, yüzyıllardır insanlar için hem ilham kaynağı hem de korkunç birer tabiat harikası olmuştur. Dağların zirvelerine tırmanmak, insanı zorlayan ancak aynı zamanda da ödüllendiren bir macera olabilir.
Dağlar, zamanla çeşitli doğa olaylarına maruz kalarak şekillenirler. Rüzgarlar, yağmurlar, karlar ve buzullar dağların görünümünü değiştirir ve zamanla yüksekliklerini bile etkileyebilirler. Tıpkı, insanların hayatlarına giren çeşitli olayların onları farklı şekillere büründürmesi gibi.
- Dağların eteklerinde yetişen bitkiler ve hayvanlar, kendilerini dağın zorlu koşullarına adapte ederek benzersiz bir ekosistem oluştururlar.
- Dağların tepelerinde göz kamaştırıcı manzaralar eşliğinde güneşin batışını izlemek, insanı hummalı günlük yaşamından bir anlığına da olsa uzaklaştırabilir.
- Dağcılık, dağları ve doğayı keşfetmek isteyen cesur ruhlara büyük bir heyecan ve macera sunar.
“Dağ başını dal uçurur,” atasözüyle de vurgulandığı gibi, doğa insanı her an etkileyebilecek bir güce sahiptir. Her şeye rağmen, insanın doğayı anlaması ve onunla uyum içinde yaşaması önemlidir.
Ormanlar seni susar.’
Ormanlar, doğanın sessiz ama bir o kadar da güçlü koruyucularıdır. Kocaman ağaçlar arasında dolaşırken, kuşların melodileri eşlik eder sana. Her adımında toprağın sesi kulaklarınızı okşar, doğanın içerisinde kaybolursunuz. Yemyeşil yapraklar arasında, taze hava ciğerlerinizi doldurur ve zihninizi huzurla doldurur. Ormanların sessizliği, insanı sakinleştirir, iç huzuru bulmanızı sağlar.
Ormanlar, çeşitli bitki ve hayvan türlerine ev sahipliği yapar. Doğal döngü içerisinde birbiriyle uyumlu bir yaşam sürerler. Kuşların cıvıltısı, rüzgarın hışırtısı ve yaprakların fısıltısı, ormanın büyülü atmosferini tamamlar.
- Ormanlar, doğanın kalbinde saklı birer hazine gibidir.
- Yapay seslerin uzaklaştığı yerde, doğanın gerçek müziği duyulur.
- Ormanlar seni içine çeker ve sana sessizce şifalarını sunar.
Ormanlar seni susar ve içsel dinginliğe yolculuğa çıkarır. Doğanın kucaklayıcı atmosferinde ruhunuzun derinliklerine iner, sizi yeniler ve dinginlik verir.
“Ay dolandırmış sokağı,”
Gece, ayın dolandığı sokağın kenarında küçük bir kafeterya vardı. Işıkların titrek gölgesinde, masalar boşalmış gibi görünüyordu. Zamanın durduğu bir yer gibi hissettiren bu sokak, gizemli bir hava yaratıyordu.
Sokağın ilerisinde, gölgeler arasında kaybolmuş gibi duran bir adam vardı. Yürüyüşü, adeta hafif bir rüzgarın esintisiyle uyumluydu. Kim olduğu ya da nereye gittiği bilinmiyordu, sadece sokağın gizemli atmosferine dahil olmuş gibiydi.
- Gökyüzü, ayın parıldayan ışığıyla aydınlanıyordu.
- Kimileri bu sokaktan kaçarken, kimileri de burada bir sır arıyordu.
- Sokak lambaları, titreyen ışıklarıyla mekana mistik bir hava katıyordu.
Evinin bodur ağacı
Lorem ipsum dolor sit amet, consectetur adipiscing elit. Nullam auctor turpis eget risus feugiat, eget lobortis justo tristique. Fusce hendrerit, ipsum a consectetur ullamcorper, ligula lacus tincidunt orci, vitae efficitur purus diam et ex. Proin vel condimentum magna. Vestibulum vel faucibus nunc. Aliquam erat volutpat. Sed eget mi vel justo varius facilisis vitae vel sapien.
- Morbi bibendum arcu ut nunc fringilla, sit amet rhoncus libero consectetur.
- Praesent id felis vitae mauris hendrerit volutpat.
- Suspendisse potenti. Integer sit amet mauris quis tortor fermentum cursus.
Cras viverra purus nec mauris vehicula, a sollicitudin est fringilla. Fusce non mi vitae metus facilisis ultricies. Ut in ligula sit amet dui fermentum consequat. Nunc vel pretium augue. Sed id hendrerit felis. Donec ultrices lacus id elit dignissim, at dictum elit placerat.
- Quisque lobortis elit nec purus aliquet volutpat.
- Curabitur interdum odio in tortor eleifend, ac convallis nulla ultricies.
- Maecenas sed mi eu ex elementum finibus id non quam.
Bir Çiftlikte Tavuklar
Bir çiftlikte tavuklarla dolu bir gün, güneşin doğuşuyla başlar. Tavuklar sabahın erken saatlerinde horozun ötüşüyle uyanırlar ve kümesten dışarı çıkarlar. Tavuklar, gün boyunca çiftlikte gezinerek yemek ararlar ve zamanlarının çoğunu gagalayarak geçirirler.
Tavuklar, çeşitli renklerde tüylere sahip olabilirler. Kimi tavuklar beyaz tüylere sahipken, kimileri kahverengi veya siyah tüylere sahip olabilir. Tavuklar genellikle çiftlik hayvanları arasında en sessiz olanlarıdır, ancak bazen coşkulu bir şekilde ötüşebilirler.
- Bazı tavuklar yumurtlamak için kümeslerine geri dönerken, bazıları hala dışarıda yemek aramaya devam eder.
- Tavuklar genellikle toplu halde hareket ederler ve birbirlerine sıkı sıkıya bağlıdırlar.
- Gün batımıyla birlikte tavuklar tekrar kümese girer ve geceyi dinlenerek geçirirler.
Çiftlikteki tavuklar, çiftçiler için değerli bir varlıktır. Yumurtalarıyla beslenen insanları mutlu ederler ve çiftliğe neşe katarlar. Bir çiftlikte tavukların bulunması, doğal bir hayatın parçası olmanın güzel bir örneğidir.
Mısır tarlası yakınları
Mısır tarlası yakınlarında sabahları güneşin batışını izlemek için harika bir yerdir. Kuş sesleri eşliğinde doğanın güzelliklerine tanıklık edebilir ve doğal bir huzur bulabilirsiniz. Tarlanın güneyinde yer alan küçük bir gölet, kuşların ve diğer vahşi yaşamın uğrak noktasıdır.
Burada yürüyüş yapabilir, piknik yapabilir veya sadece doğanın tadını çıkarabilirsiniz. Gün batımında tarlanın kenarında oturup dalgaların sesini dinleyebilirsiniz. Bu huzurlu ortam, şehir hayatının stresinden uzaklaşmak için mükemmel bir fırsattır.
- Doğal güzelliklerle çevrili mükemmel bir dinlenme yeri
- Kuş sesleri ve huzur verici manzaralar eşliğinde gününüzü geçirebilirsiniz
- Şehir hayatından uzaklaşarak yeniden doğayla buluşabilirsiniz
Eğer şehrin gürültüsünden ve kalabalığından sıkıldıysanız, mısır tarlası yakınlarındaki bu saklı cenneti keşfetmeye davetlisiniz. Her mevsim farklı bir güzellik sunan bu bölge, sizin için mükemmel bir kaçış noktası olabilir. Unutulmaz bir deneyim yaşamak ve doğanın tadını çıkarmak için hemen yola çıkın!